ŞEKER HASTALIĞI, DİYABET, GİZLİ ŞEKER, DİABET, ENDOKRİN UZMANI
PROF. DR. METİN ÖZATA - ŞEKER HASTALIĞI DİYABET GİZLİ ŞEKER DİABET ENDOKRİN UZMANI Şeker Hastalığı Diyabet Diabet Gizli Şeker  Diyet Zayıflama Hipoglisemi Düşük Şeker Endokrin Metabolizma Guatr  Tiroid  Şeker Düşüklüğü Obezite Endokrinoloji
 
 
ENDOKRIN
GUATR
DIYET
DIABET
Prof. Dr. Metin ÖZATA
Yayımlanmış Kitaplar
Diyabet
Şeker Hastalığı
Diyabet Tipleri
Şeker Hastalığı Belirtileri
Diyabet Teşhisi ve Testler
Gizli Şeker
Diyabet Komplikasyonları
Tedavi - Diyet - Beslenme
Zayıflama
Makale Özetleri - Yenilikler
Site Haritası - Site Map
İletişim - Ulaşım
Videolar
Anasayfa

Kişiye Özel Kalıcı Zayıflama Rehberi - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ... Vitamin Miineral ve Bitkisel Ürün Rehberi - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ...
Gİ Diyeti - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ... 99 Sayfada Kilo Yönetimi - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ...
ENDOKRİNOLOJİ - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ... Diyabetle Kaliteli Yaşam Rehberi - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ...
Doğru Beslen - Formda Kal - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ... 99 Sayfada Sağlıklı ve Dengeli Beslenme - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ...
Guatr ve Tiroid Rehberi - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ... Tiroid Hakkında Bilmeniz Gereken Herşey - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ...
Hayat Kurtaran Vitamin ve Mineraller - Prof. Dr. Metin ÖZATA - TIKLAYINIZ...  

PROLAKTIN YUKSEKLIGI

PROLAKTIN YUKSEKLIGI

PROF DR METIN OZATA

Prolaktin hormon yukseklıgı varsa mutlaka Endokrin uzmanına başvurunuz

Hipofiz bezinde bulunan ve prolaktin salgılayan kanser olmayan tümörlere ‘’prolaktinoma’’ denir. Bunların çoğu iyi huylu tümörlerdir ve ilaç tedavisine cevap verir.
Prolaktinoması olan hastalarda prolaktin hormon yüksekliğine bağlı olarak kadın hastaların % 30-80’ninde memeden süt gelmesi (tıp dilinde buna ‘’galaktore’’ denir), adetlerde azalma veya olmaması, çocuk olmaması, libido (cinsel istek) azalması, vajinal kuruluk, sıcak basması, ağrılı cinsel ilişki, tüylenme ve kilo artışı oluşur. Bu şikayetlerin çoğu yüksek prolaktin nedeniyle yumurtalıktan östrojen az salgılanmasına bağlıdır. Erkek hastalarda ise testosteron azalması, empotans, vücut kıllarında azalma, testislerde yumuşama, sperm sayısında azalma ve memelerde büyüme (tıp dilinde ‘’jinekomasti ‘’ denir) görülebilir. Bazı erkeklerde enerji azalması, kas kitlesinde azalma ve kan sayımında azalma olur. Hipofizdeki tümörlerin % 30-40’nı prolaktinoma oluşturur ve kadınlarda daha sık görülür. Hastalarda kemik erimesi de görülebilir.

Hipofizdeki tümörün çapı önemlidir. Çapı 1 cm den büyük ise buna tıp dilinde ‘’makroadenom’’ denir ve prolaktinomaların çoğu mikroadenomdur. Bu tümörler göz sinirine bası yapabilir. Bu nedenle önem taşır. Çapı 1 cm’den küçük ise bu tümörlerte ‘’mikroadenom’’ denir. Özellikle kadınlarda tanı konulduğunda prolaktinomaların büyük çoğunluğu mikroadenom halindedir yani çapı küçüktür. Erkeklerde ise tanı konulduğunda prolaktinomalar genellikle makroadenomlar halinde yani çapı 1 cm’den büyüktür ve göz sinirine baskı yapabilir.
Çapı büyük olan tümörlerde baş ağrısı vakaların %50’sinde görülebilirken, tümörün etkisiyle diğer hipofiz hormonlarında oluşabilecek eksikliklere bağlı şikayetler olabilir.
Uzun süre tedavi edilmemiş prolaktin yüksekliğinde FSH ve LH hormonları az salgılanacağından ve prolaktinin etkisiyle kemik erimesi olabilir.
Prolaktini hafif yüksek kadınlarda yumurtlamada bozulma ve çocuk olmasında zorluk olabilir.
Teşhis:

Teşhis için kanda prolaktin düzeyi ölçülür. Hafif yükseklik varsa tetkik tekrarlanabilir. İlaç kullanımı özellikle araştırılmalıdır. Prolaktin düzeyinde yükseklik varsa bunun tiroid yetmezliğinden kaynaklanıp kaynaklanmadığını anlamak için tiroid hormonlarına bakılır. Kanda üre, kreatinin, karaciğer testleri yapılabilir. Kadınlarda gebelik testi de yapılmalıdır. Hipofizde tümör olup olmadığını anlamak için hipofiz MR tetkiki, yoksa tomografi yapılabilir. Hipofizde tümör varsa hipofizin diğer hormonları incelenebilir. Büyük tümör varsa görme alanı yapılır.

Tedavi
Prolaktin yüksekliği olan hastalarda ilaç tedavisi yapılır. Doktorunuz size uygun ilacı verecektir. Bu ilaçlar, içinde cabergolin veya bromokriptin olan ilaçlardır. Bu ilaçlarınen sık rastlanan yan etkileri; bulantı, tansiyon düşmesi, halsizlik, nadiren depresyon ve kabızlıktır. İlacın dozunu yavaş artırarak ve gece yatarken alarak yan etkiler azaltılır.
İlaç tedavisiyle hem prolaktin normale gelir hem de tümör küçülür.
En az 2 yıllık tedavi sonrasında, tümör boyutlarında en az %50’ lik küçülme sağlandığında mikroadenomu olan hastalarda cabergoline ya da bromokriptin dozu yavaşça azaltılarak hasta değerlendirilir.
Tümör büyükse tedavi kesilmez.
Gebelik isteyenlerde bromokriptin ilacı tercih edilmektedir.
Gebelik sırasında mikroadenomun büyüme riski % 1 civarındadır. Şikayet olmadıkça bu hastalarda görme alanı ya da prolaktin düzeyi takibine gerek yoktur. Yine laktasyon (emzirme) döneminde tedaviye ara verilmelidir. Makroadenomu olan ve gebe kalan hastalarda ise tümör büyükse görme alanı ile takip edilir.
İlaç tedavisini tolere edemeyen, tedaviye dirençli ya da gittikçe büyüyen makroadenomu olanlarda cerrahi tedavi (ameliyat) veya GAMA KNIFE tedavisi düşünülmelidir.

 

 
   
 
© 2024 Prof. Dr. Metin ÖZATA Web Tasarım